25 Haziran 2009 Perşembe

BU BENİM TESPİTİM

Dostum Şeyhmus,
Diyarbekir'in Temmuz sıcağında bağrı yanık bir Diyarbekir delikanlısının, bir bardak suyu bir nefeste içtiği gibi,ben de senin bana İstanbul'da düzenlenen EMİTT Fuarında armağan ettiğin 'Sırrını
Surlarına Fısıldayan Şehir Diyarbakır' adlı o akıcı,okurken insanı hiç mi hiç yormayan, gelecek nesillere çok değerli bir belge özelliği taşıyan kitabını bir çırpıda okudum.Doğduğum şehre sevdalandığıma bir kez daha hak verdim.
''Diyarbekir handır ,hamamdır,
Diyarbekir candır, canandır.
Diyarbekir bir ateştir yürekte,
Diyarbekir bir sevdadır bellekte.
Diyarbekir bir bayraktır elbette.'
şiirim aklıma geldi.
İnsanı Dicle Nehrinin sularında yüzdüren,Kırklar Dağının sıcağında kavuran,Sem'an köşkünde serinleten,buram buran Diyarbekir kokan kitabını ikinci defa bu kez sindire sindire okudum. Ve sayende bildiklerimi pekiştirdim.Bilmediklerimi öğrendim.Unuttuklarımı anımsadım.Kah güldüm kah ağladım.Ne iyi etmişsin de yazmışsın bu geleceğe ışık tutan kitabı.
Diyarbekir şehrinin gelenek ve göreneklerinin ve de geçmişinin günümüzde yaşanmasına ve yarınlara taşınmasına yardımcı olmuşsun.
Sağ olasın.
Söz uçar yazı kalır.
Bu kitap çocuklarımıza tarihi bir belge olarak kalacaktır.
Beynine sağlık, kalemine sağlık Dost Şeyhmus;
Durmak yok ha....
Dostça kal.
RECEP YILMAZ

Hiç yorum yok: