HARBİYORUM
Recep Yılmaz
Gazeteci/Yazar
recepyilmaz46@gmail.com
recepyilmaz21.blogspot.com
Bu haftaki köşe
yazım
GEÇMİŞTE
BİZ...
Günaydın Türkiye.
Günaydın sevgili okurlarım.
Küçük şeylerle mutlu olmayı
öğrettiler bize.
Ne her gördüğümüzü isterdik,
ne de her istediğimiz olurdu.
Ama öyle bunalımlara girip
çıkmazdık.
Ertesi gün unuturduk.
Bir giydiğini bir daha
giymemek, önüne konan yemeği beğenmemek ne haddimize.
Bunları sorgulayacak kadar
zengin değildik.
Hani bir kıyafetin miras gibi
büyükten küçük kardeşe kaldığı o günlerden bahsediyorum.
Sökülenin atılmayıp
dikildiği, yıprananların yamalarla saklandığı günler.
İşte bu yüzden her anne iyi
bir terzi ve her baba da yenilerini alamadığı için biraz buruk olurdu.
Ama modayı yine de yakından takip
ederdik biz.
Mesela; ipten kemerlerimiz,
çoraplardan eldivenlerimiz
vardı. Her bahar
papatya toplamak ve çimlerde yuvarlanmak gibi sıradan eğlenceler de edinmiştik
kendimize…
Üstelik pantolonumuzda
beliren çimen lekesi için annemizden yiyeceğimiz azara bile hiç aldırış
etmeden.
Ama yine de iyi çocuklardık
biz.
Ağlayan küçüğümüzü
susturmasını da, pazardan gelen büyüklerimizin yüklerini taşımasını da, beraber
gülüp, beraber ağlamasını da iyi bilirdik.
İstediğimiz bir şeyin olması
için sabretmeyi de o yokluk günlerinde öğrendik.
İşte bu yüzden ekmek ve emek
bizin için nimettendir, kutsaldır.
Kaybetmemek için sıkı
sarılırız, ekmeğimize de sevdiklerimize de.
&
ŞAKA GİBİ
Basından;
“ On beş kez
Sahte bal ve tereyağı
üretmekten ceza alan zat; Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü oldu.”
Doğru olduğunu sanmam. Sanmak
istemem.
Ama eğer doğruysa demek
bitmiş bu ülke…
&
AKIL ALMAZ ŞEYLER
Uçuyor dediğiniz adam ayağı
kalkamıyor,
Her derde deva kitabı olan
adam, başı ağırsa hastaneye koşuyor,
Size fakirliği öven insanlar,
villalarda oturup milyonluk arabalara biniyor,
Ulan aptallar hiç mi kafanız,
beyniniz çalışmıyor.
Arsızlar, hırsızlar arkanıza
geçiyor işi bittikten sonra bir kereden bir şey olmaz diyor. Sizi hem belliyor
hem de sizi alkışlatıyor?
Beyin, akıl, mantık bunun
neresinde?
&
BAKALIM KİMLER NE DEMİŞ
Gücün haklı çıktığı yerde,
adalet bekleme. Güce tapan insanların olduğu yerde huzur bekleme. Platon
Bence
de…
…
“Pek
çok din vardır ama ahlak tektir. Ahlaksız insanların dini olsa ne olur olmazsa
ne olur.”
John Ruskin,
Bence de…
…
“Evrende
en büyük ziyan, sorgulama yeteneğini yitirmiş bir beyindir.”
Einstein
Yani göstermelik tasarruf
değil.
…
“Kıtlık
zamanlarında insanları açlık değil, alışmış oldukları tokluk öldürür.”
İbn-i Haldun
Aç gözlülük dediğimiz budur işte.
… …
“Fili
görmeyen gözleriniz, pireyi arıyor.”
Yaşar Kemal
İşte size kayyum atamaları.
&
Bir söz de benden
Sürü psikolojisi bir ülkenin
yıkımıdır. Sormaz, sorgulamaz, okumaz, araştırmaz, yalnızca itaat eder.
&
Türkiye ne zaman düzelir?
Çekseler ellerini
insanlarımızın yakadansın, billahi de bir an önce düzelir bu güzelim ülke…
&
Tolstoy’dan hepimize öğütler
“Hayat ne gideni geri
getirir, ne de kaybettiğin zamanı geri çevirir. Ya yaşaman gerekenleri
zamanında yaşayacaksın, ya da yaşamadım diye ağlamayacaksın.”
&
Kirveme öğütler
“İnsanların gözlerinin rengi farklı
farklı da olsa, gözyaşlarının rengi hep aynıdır.” Kirvem
&
Ve yazıma çoğu kez olduğu
gibi bir şiirimle son veriyorum.
AMED’İME
Kırklar Dağı ağlıyor,
Dicle
Nehri’nin cigeri yanıyor.
Bugünlerde Seman Köşkü yas tutmuş,
Hevsel’de dut ağaçlarının gözü yaşlı.
Mardin Kapı Mezarlığında ağlayanlar;
Analar, babalar, bacılar, kardaşlar,
Kendi ölülerine mi ağlıyor, sanıyorsun.
Degil brako vallahi degil.
Onlar benim gibi, Amed’me
ağlıyor. Recep Yılmaz
&
Gelelim “Dilimde tüy
bitinceye kadar” yazacaklarıma;
Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme
kazandırılsın.
Diyarbakır
5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.
Daha da önemlisi,
Ve sevgili meslektaşlarım,
dernek yöneticileri, STK
Yöneticileri; Zerzevan
Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı,
Kortik Tepe, Hilar
Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını turizm mevsimi geliyor tanıtalım.
İyi bir hafta geçirmeniz
dileğiyle.
Dostça kalın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder