HARBİYORUM
Recep Yılmaz
Gazeteci/Yazar
recepyilmaz46@gmail.com
recepyilmaz21.blogspot.com
YAZACAK BİR
ŞEY YOK
Günaydın Türkiye.
Günaydın sevgili
Okurlarım.
Kimin eli kimin cebinde olduğu belli olmayan bir yarışmada
müdahil olmak, haklarında yorum yapmak ve ya taraf olmak niyetinde değilim.
Her gün yeni bir fiyaskonun ortaya çıktığı bir dönemde,
tahminden bile uzak durmak istiyorum.
Rahmetli babam yarışma erkekçe olmalıdır, derdi. Nerde o günler…
Hele bu seçimlerde erkekçe bir davranış pek göremiyorum.
Yiğitçe bir yarış seyredemiyorum. Bir kirli siyasettir almış başını gidiyor.
Kimin kimden yana olduğu bile aslında pek belli değil.
Bana niye yazmıyorsun diyorlar. Seçim tahminlerini görmek
istiyoruz. Bir şeyler söylemen gerekmiyor mu diyorlar.
Böyle bir yarışmanın tarafı ya da tahmin edeni olmak
istemiyorum. Çünkü dediğim gibi bakıyorum, seyrediyorum, okuyorum, kimin eli
kimin cebinde bir türlü bilemiyorum. Yok falan filan ilçe sana olsun, filanca
ilçeleri de ben olayım. Bu şehri ben alayım, 3 ilçesini sana vereyim. Ne
bileyim böyle hani çocuklara kandırılarak paylaşımlar yapılır ya aynı durum
bugün bu seçimlerde var.
Birçok örnek var yazmaya değmez…
Okuyucu seçmenlerim için şunları
yazayım
SEÇİME DAİR
31
Mart 2024 Pazar günü sandık başına gidecek,
Kayıtlı
61 milyon 441 bin 882 seçmenin bulunduğu seçimde, 1 milyon 32 bin 610 genç ilk
kez oy verecek. 34 siyasi partinin adayının yarışacağı seçimlerde, ülke
genelinde, 206 binden fazla sandık kurulacak.
Seçimlerde
toplamda 81 il, 973 ilçe, 390 belde başkanı ile 50 bin 336 muhtar belirlenecek,
61 milyon 441 bin 882 kayıtlı seçmen oy kullanacak.
Seçime
toplamda 34 siyasi parti katılacak.
Büyükşehir
belediye başkanlığı için oy pusulası beyaz,
İl
genel meclisi üyelikleri için oy pusulası turuncu,
Belediye
başkanlığı için oy pusulası mavi,
Belediye
meclisi üyeliği için oy pusulası ise sarı renkli olacak.
Seçmenler,
tüm oy pusulalarını tek zarfa koyacak.
Her
pusuladan ancak bir tane konulacak.
Pusulaların
önüne ya da arkasına; yazı resim, işaret ve benzeri hiçbir şey çizilmeyecek.
EVET
kaşesi tercih edilen parti ve ya bağımsızın sınırlarını taşmayacak.
Yanlış
işaretlenen ya da tahrip edilen pusulanın yenisi verilmeyecek.
&
Bakalım
kimler ne demiş
Kulak
verdim; Newroz’a katılan yığınlar “Sınır
ötesine gitmenize gerek yok. Biz buradayız ve talebimiz de sorunun silahla
değil, barış içinde, konuşarak çözülmesidir” diyorlar."
…
Diyarbakır
Nevruz kutlamalarında DEM'den iktidara çözüm süreci, muhalefete Kürt meselesini
sahiplenme çağrısı geldi.
…
CHP'nin
Sinop mitinginde konuşan Engin Altay, "Şimdi
Sayın Genel Başkanımız olan, ama daha düne kadar çırağım sayılabilecek Özgür
Özel'e hoş geldiniz diyoruz" dedi.
…
Bir ben kaldım ortasında
kavganın, bir de karanfil yürekli çocuklar. Ahmed Arif
…
Anlamadığın şeyi yargılamaya kalkma.
George R R Martin
&
Bence;
Türkiye
Cumhuriyeti tarihinde en iğrenç üç cümle,
1. Çocuğun rızası vardı,
2. Bir kereden bir şey olmaz,
3. Çalıyor ama çalışıyor.
Hadi
yalandır deyi verin…
&
Türkiye ne
zaman düzelir?
Yardım kolisi ile mutlu olmak yerine,
“ben bu koliye niye muhtaç edildim? Diye düşündüğümüz gün Türkiye düzelir.
&
Kıssadan hisse
Başrahip
manastırdaki kitapları ateşe verir.
Nedenini soranlara şöyle der;
İnsanlar okursa öğrenir. Öğrenirse içindeki
korkuyu öldürür. O zaman da kilise ölür.
Vallahi de doğru…
&
Maalesef
Cahil öğrenmez, inanır.
&
Kirveme öğütler
Bak kirvem üstat ne güzel demiş;
Varsın kalmasın babadan villa.
Olmasın para ya da araba.
Üzülme baba, takma kafana.
Helal ekmek getirdin ya, o yeter bana.
Ya
kir ve ne babalar, ne evlatlar var…
&
Ve yazıma
alışılmışın dışında bu kez Cemal
Süreyya’dan bir şiirle son veriyorum.
Öyle birini sevin ki
Yüreğinin solda attığını
hissettirsin.
Kavgada yiğit olsun, devrimci
olsun.
Ekmeğini eşitçe bölebilsin yok
olanlarla.
Öyle birini sevin ki
Sosyalizm koksun her sözü,
Yazılmamış bir kitap gibi
baksın gözleri.
Öyle birini sevin ki
Yoldaşın olsun ömür boyunca.
Her direnişte, her kavgada yanı
başında.
&
Gelelim
“Dilimde tüy bitinceye kadar” yazacaklarıma;
Anzele, büyük bir balıklı göl haline
getirilip, turizme kazandırılsın.
Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE
dönüştürülsün.
Daha da
önemlisi,
Ve sevgili meslektaşlarım, dernek
yöneticileri, STK Yöneticileri; Zerzevan Kalesi, Çayönü, Mitras Tapınağı,
Kortik Tepe, Hilar Mağaralarını ve Bırkleyn Mağaralarını koruyalım, tanıtalım,
gün yüzüne çıkaranları sahiplenelim.
İyi bir
hafta geçirmeniz dileğiyle.
Dostça
kalın.