HARBİYORUM
Recep Yılmaz
Gazeteci/Yazar
recepyilmaz46@gmail.com
recepyilmaz21.blogspot.com
PUSULANIN KIRMIZI OKU…
Günaydın
Türkiye.
Günaydın
sevgili okurlarım.
Evde atadan kalma bir
pusula vardı. Aklıma takıldı. Aradım buldum. İlginçliğinden, antika
özelliğinden, hatta biraz tozlanmışlığın dışında güzelliğinden de zerre bir şey
kaybetmemişti.
Tas tamam her şey o
gün bıraktığımız gibiydi. Ne benzin ne mazot ne de gaz ne de bir şarja gerek
kalmadan hala çalışıyordu.
Öteden beri kafayı
takmıştım bu pusulaya. Bugün baktım yine aynı. Kırmızı uç; hangi tarafa
çevirirsen çevir pusulayı, o yine kuzeye takılıp duruyor.
Yani bunca zaman
geçmiş. 21. Yüz yılı yaşıyoruz ama o gene bildiğim bildik dercesine tutturmuş
bir yol. İlle de kuzeyi gösteriyor.
Tıpkı bizim radikaller
gibi. Nuh diyor peygamber demiyor.
Yahu kardeşim birazda
batıyı göster.
Yok kardeşim yok bir
yol tutturmuş, eğmiş başını ille de kuzey diyor.
Doğu var,
Batı var,
Güney var.
Bir yığın ara yönler
var.
Ne olur birazda o
yönleri göster ey kırmızı uçlu ok.
Kime anlatıyorsun ki.
Yaklaşık elli yıldan
fazladır bir kenara atmıştık. Büyük bir umutla belki biraz akıllanmıştır diye
rahmetli anamın yaptığı kesecikten çıkardım baktım ki ne göreyim. İnadım inat
dercesine aynı tas aynı hamam.
Hep kuzey, hep kuzey.
Diğer yönlerde şer
güçler mi var?
Seni onlar mı
engelliyor?
Hani bizde moda bir
laf var ya.
Şer güçler.
Bir ayda 20 küsur
milyar dolar satın alınmış.
Pusula gibi
davranırsak şer güçler aldı diyeceğiz…
&
Ya muhalefet…
Muhalefetin de
iktidarı almak için bir zerre hevesi yok.
Tıpkı pusula gibi yüz
yıldır bir yol tutturmuş gidiyorlar.
Be kardeşim nice
yollar daha var. Onlardan birini deneyin.
Hani bir söz var; “ Dinini
tilkiden öğrenirsen, tavuk çalmayı sevap sayarsın. “
Yönünü yalnızca bir
tarafa çevirir diğer yönleri görmezsen tıpkı pusulanın kuzeye takıldığı gibi
dünyayı gördüğün kadar sanırsın ve bir arpa boyu ilerleyemezsin.
&
Sağdan
soldan birkaç söz
Gereken tepkiyi vermediğin her
olayda biraz daha değersizleşir ve özsaygını kaybedersin.
Bazı tartışmalar olmalı, bazı
sözler söylenmeli ve bazı insanlar kaybedilmeli.
&
Güneşin sana gelmesini
istiyorsan, gölgeden çık. Konfüçyüs
&
Bir kişiye yapılan haksızlığı her
insan yüreğinde ve bilincinde duymalıdır bütün ağırlığınca. Bu sorumluluk
bilinci kurulmamışsa, her yeni haksızlık bir kader gibi benimsenir bütün
toplumda. Oysa ne yoksulluk ne de haksızlık kader değildir. Uğur Mumcu
&
Türkiye nasıl düzelir?
Bırakalım insanlar
düşünsün. Düşündüklerini özgürce söyleyebilsin, yazsın, çizsin.
Hapishaneler,
insanları terbiye etmek, uslandırmak, korkutmak,
ürkütmek, düşüncelerini değiştirmek yeri değildir.
Tam aksine…
&
Diyarbekir ve tramvay…
Sahi aklıma gelmişken
sorayım;
20 yıldır her yerel
seçim öncesi neredeyse tüm adayların vaadleri arasında yer alan "Diyarbakır
Tramvay" projesi?
Ne oldu?
&
Kirveme öğütler;
Kız çocuğuna yemek
yapmasını öğretirken, erkek çocuğuna araba kullanmasını öğrettik. Sonra da
“Araba kullanamıyor” diye kadınları, “Yemek yapamıyor” diye erkekleri
eleştirdik. Şikâyetçi olmak istemiyorsak; erkek ve kadını eşit ve cinsiyet
ayırımı yapmadan yetiştirelim, kirvem.
&
Gelelim “Dilimde tüy bitinceye kadar”
yazacaklarıma;
Anzele, büyük bir balıklı göl haline getirilip, turizme kazandırılsın.
Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi MÜZEYE dönüştürülsün.
İyi bir hafta
geçirmeniz dileğiyle.
Dostça kalın.